Gerçeklik Sanal’ın Gölgesinden Öte, Bir Şey Değil…
Her kişi farklı anlamlar yükler, neye mi?
Gördüğüne…
Duyduğuna…
Dokunduğuna…
Tattığına…
Hissettiğine…
Gerçeklik kime göre? Neye göre?
Aslında bütünün bir bilinci vardır, “Panşişizm”
Her şey muhteşem bir oyun içinde deviniyor
Zıttıkların gölgesinde bir koşuşturmaca;
Ha bir de “EGOMUZ” var,
En alasından her duyguyu asimile eden…
Ve seslenir en yüksek perdeden “YARGILAMAYIN BENİ” diye;
Kime göre? Neye göre?
Gerçeklik göreceli olduğu kadar,
Yaşamın ta kendisi, hayat göreceli!
Zaman desen; zaten koca bir muamma!
Boyutlar iç içe geçmiş anlaşılmayan bir “SIR”
Hayatlar bir senaryonun sahneleri gibi “ARDIŞIK”
Sanki daha evvel yazılmış, yaşanması bir zorunluk
Sanatsal değer kala kala kalmış, ”BAŞROL OYUNCUSUNA”
O da imkansızlığın içinde alacağı “SİPALİNİN” peşinde…
Bir ihtimal kalıyor geriye,
Ya “Senarist” hissetmemiş,
Ya “Yönetmen” işini tam yapmamış,
Ya da “Oyuncu” dalgasında, eylemin değerini vermemiş;
Seyirci geçmiş bir kere koltuğuna
Bir sanatsal değer bekler
Bir ters köse ile saşırtılmak ister
Bir twist ile sarsılmak ve “BU DA YAŞAMDA VARMIŞ” demek için
İroni bekler. Somuttun ötesinde düşündürülmek ister
Oysa hepsi sadece gölgesidir. “GERÇEKLİLİĞİN”
Kime sorsan… Farklı bir anlam yükler.
Anlayacağın… hayatta o denli “GÖRECELİ”
İçinde devindiğin…
Mehmet Aydemir 28.04.2025